Yerküre, bildiğiniz üzere, son derece geniş bir alandır. 7,5 milyardan fazla insan, kıtalar, okyanuslar, dağlar, çöller ve ormanlarla dolu bu devasa mavi gezegende yaşamaktadır. Ancak bu insanların yerleşimi hiç de eşit değildir. Örneğin, Antarktika’da penguenlerden başka pek kimse yaşamazken, Tokyo gibi metropollerde bir metrekareye düşen insan sayısı olağanüstü derecede yüksek olabiliyor. Peki, dünya nüfusunun yarısından fazlasının yaşadığı bir çembere sahip olduğumuzu söylesek? Evet, doğru duydunuz! İşte bu çember, Valeriepieris Çemberi olarak bilinir ve dünya nüfusunun önemli bir kısmını içine alır.
Valeriepieris Çemberi nedir?
Valeriepieris Çemberi, dünya nüfusunun yarısından fazlasını içerisinde barındıran yaklaşık 5.000 mil (8.000 km) çapındaki bir dairedir. Bu çemberin merkezi, Myanmar’ın Mong Khet şehri olup, içinde Çin, Hindistan, Endonezya, Bangladeş, Pakistan gibi birçok ülkeyi kapsar. Peki, bu çemberin keşfi nasıl gerçekleşti? Hikayemiz 2013 yılına ve Reddit’e uzanıyor.
Her şey, Ken Myers adındaki bir öğretmenin Reddit’te “valeriepieris” kullanıcı adıyla yaptığı basit bir paylaşımla başladı

Ken Myers adında bir öğretmen (Reddit’teki kullanıcı adıyla “valeriepieris”), dünya nüfusunun yarısından fazlasının bu küçük bölgede yaşadığını fark etti. Myers, bu çemberin içinde 21 ülke bulunduğunu ve bu ülkelerdeki toplam insan sayısının, çemberin dışındaki nüfustan daha fazla olduğunu ortaya koydu. Ancak bu harita öylesine viral oldu ki, The Washington Post gibi pek çok haber kuruluşu tarafından da yayımlandı. Bu çember, dünya kara kütlesinin sadece altıda birini kaplasına rağmen, yoğun nüfus oranına sahip.
2015 yılında London School of Economics profesörü Danny Quah, Myers’ın teorisini sınamaya karar verdi. Daha detaylı bir haritalama yaparak Japonya’yı büyük ölçüde hariç tutarak daha küçük bir çember tanımladı. Sonuç mu? Ken Myers’ın hipotezi geniş ölçekte doğrulandı!
İlginizi çekebilir:
Kağıdın Ötesinde: İnsanlık Tarihine Işık Tutan Dünyanın En Ünlü 9 Haritası
Valeriepieris Çemberi, dünyanın en kalabalık ülkelerini kapsıyor

Dünyanın en kalabalık iki ülkesi olan Çin ve Hindistan, bu çemberin öne çıkanlarıdır. Bu iki ülkenin toplam nüfusu 2,8 milyarı aşmaktadır! Ayrıca, Endonezya’nın Java Adası, dünya üzerinde en kalabalık ada konumundadır. Yaklaşık 150 milyon insanın yaşadığı bu ada, çemberin içindedir. Nüfus yoğunluğu açısından dünyanın en yoğun ülkelerinden biri olan Bangladeş de bu çemberin tam merkezindedir. Son olarak Pakistan ve Endonezya, çemberin içinde olarak dünya nüfusuna büyük bir katkı sağlamaktadır.
Peki, bu küçük alanda nasıl yaklaşık 4 milyar insan yaşamaktadır?

Bunun birkaç nedeni var: Çemberin içindeki ülkeler, özellikle pirinç tarımı için son derece elverişli topraklara sahiptir. Pirinç, buğdaya göre daha fazla kalori sağladığı için, daha fazla insanın beslenmesine olanak tanır. Evet, dikkat çekici bir gerçek ama pirinç tarımının geniş yayılması, bu bölgedeki yoğun nüfusun temel sebeplerinden biridir. Pirinç, buğdaydan çok daha fazla kalori içerir ve aynı tarım alanında daha fazla insana yetecek oranda gıda üretimi yapılabilir. Bunun yanı sıra, muson iklimi ve verimli topraklar, tarımı destekleyen en önemli unsurlardandır. Dolayısıyla, bu bölgede yüzyıllardır var olan yoğun tarımsal faaliyetler, kalabalık nüfusun devamlılığını sağlayan en önemli faktörlerden biri olarak kabul edilmektedir.
İlginizi çekebilir:
Kartografinin Temellerini Atarak Dünya Hakkındaki Anlayışımızı Değiştiren 5 Ünlü Haritacı
Valeriepieris Çemberi, sadece nüfus yoğunluğuyla değil, başka ilginç özellikleriyle de dikkat çekiyor

Bu çemberin bir diğer ilginç yönü, İslam dünyasının en fazla yoğunluğa sahip bölgesi olmasıdır. Orta Doğu’ya uzak olmasına rağmen, Hindistan, Pakistan, Bangladeş ve Endonezya’da bulunan toplam Müslüman nüfusu 800 milyonu geçmektedir. Bu rakam, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki toplam Müslüman nüfusunun neredeyse iki katıdır!
Sonuç olarak, Valeriepieris Çemberi, dünya nüfusunun dağılımındaki eşitsizliğin en çarpıcı örneklerinden biri olarak tarihe geçti. Bir harita yalnızca bir harita olmaktan çıkıp, insanlığın dünya üzerindeki yayılışını anlatan etkileyici bir hikâyeye dönüşebilir.
Kaynak 1