Deniz, kum ve güneşin romantik bir atmosferde keyfini çıkarmak için ada ülkeleri ve adalar mükemmel bir tercih olabilir. Adalar, yıl boyunca yorgunluğunuzu atabilmeniz için huzurun ve sıcak kumların kollarında dinlenebileceğiniz ideal tatil noktalarındandır. Otantik mimarilere sahip bu adalar, göz alıcı doğasıyla derin bir nefes almanızı sağlayacak ve bütün cazibesiyle size kendini sevdirecektir. Her mevsim sıcak olan iklimi, kışın deniz hasreti çekenler için de çekici seçenekler sunar. Bu yazımızda, güneşin ve denizin tadını çıkarabileceğiniz beş özel adayı sizler için derledik.
Faroe Adaları Danimarka
Doğası ve denizi ile sizi kendine aşık edeceği söz konusu 18 adadan oluşan Faroe Adaları, Kuzey Atlantik’te Danimarka Krallığı’na bağlı özerk bir ülke olarak karşınıza çıkar. Vikinglere ait pek çok mimari tasarıma ev sahipliği yapan Faroe Adaları’nın tarihi, 300’lü yıllara kadar uzanmaktadır.

Adanın en önemli tarihi yerlerinden biri, Viking Çağı’ndan 19. yüzyıla kadar uzanan eserlerin sergilendiğiFøroya Fornminnissavn ulusal müzesidir. Bu müze, iki arkeolojik sahadan oluşmaktadır. Diğer sahada ise, 1920’lerde bir çiftlik kompleksi olarak korunmuş çiftlik evleri, eski telefonlar ve kurmalı saatler sergilenmektedir.


Føroya açık hava alanlarını keşfettikten sonra, ayaklarınızı ağaçtan inşa edilen mimarisiyle dikkat çekenKirkjubour‘da yer alan 900 yıllıkRoykstovan dağ evine yönlendirin. Ayrıca 1111 yılında inşa edilmişSt. Otlav Kilisesi, ziyaret etmeniz gereken yerler arasında yer almalıdır.




Faroe Adaları, sadece tarihi yapılarıyla değil, doğal turistik noktalarıyla da ilgi çekmektedir. Bu doğal yerlerden biri olanVestmanna Kuş Kayalıkları, binlerce farklı kuş türüne ev sahipliği yaparak kuş gözlemcilerinin ilgisini çekmektedir.


Adanın en özel doğal güzelliklerinden biri olan Mulafossur Şelalesi, sadece 18 kişinin yaşadığı Gásadalur köyünde bulunmaktadır. Burada kamp yaparak suyun verdiği huzurla keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Hvar – Hırvatistan
Adriyatik Denizi‘nin kıyısında bulunan Hvar Adası, 68 kilometre boyunca uzanan kıyıları ve büyüleyici güzellikleri ile sizi tekrar geri dönmeye zorlayacak. Yılın yarısını güneş ışığı altında geçiren Hvar, terkedilmiş eski köyleriyle ve sarp kayalıkların eteklerinde parfüm gibi lavanta ve çam ormanları ile dolu bir cennettir.


Hvar Adası’na gittiğinizde M.Ö 500’lü yıllara tarihlenen Hvar ve Pakleni Adaları’nın kuş bakışı manzarasına sahip hisar (Hvar Castle) kalesine çıkmayı unutmayın. Zirveye ulaştığınızda karşılaşacağınız panorama karşısında hayrete düşebilirsiniz.
Adanın ana meydanı Trg Sv Stjepana, Dalmaçya’nın en eski meydanı olarak bilinir. Bu alanda, adaya özgü lavanta çiçeğinden yapılan parfüm, sabun ve dekoratif eşyalar bulmak mümkün. Ayrıca adanın en güzel kafeleri ve restoranları da burada yer alıyor.


Şehir simgesi olan ve 15. yüzyılda bir taş ustası aile tarafından inşa edilen Franciscan Manastırı, görülmesi gereken diğer yerlerden biridir. İçinde tarihi danteller, eski paralar ve Batlamyus’un 1524 yılında yaptığı Atlas çiziminin bir örneği sergilenmektedir. Müze işlevi gören Franciscan Manastırı, mimarisi ve sergilediği eserlerle ziyaretçilerini yöntem bir yolculuğa çıkarıyor.


Eğer Hvar Adası‘na bir seyahat planınız varsa, bunu Haziran ayında gerçekleştirmenizi öneririz. Çünkü Haziran aylarında her yıl Velo Grablje isimli köyde Lavanta Festivalleri düzenlenmektedir.
Gozo – Malta
Malta’daki Cirkewwa‘dan feribotla ulaşabileceğiniz Gozo Adası, doğal güzellikleri ve gelişmiş turizmi ile Malta’nın incisi gibi masmavi denizin kıyısında parlıyor. Malta’nın ikinci en büyük adası olan Gozo, çarpıcı koyları, benzersiz kıyısındaki mağaraları, sevimli köyleri, şnorkel ve dalış noktaları ile küçük bir kaçamak için en uygun yerlerden biridir.


Adada gezginlerin ziyaret etmesi gereken yerlerin başında, etkileyici mimarisiyle Rotunda of Xewkija Kilisesi ve Ta ‘Pinu Bazilikası bulunmaktadır. Ayrıca, UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alan Ggantija Tapınakları da keşfedilmesi gereken önemli yerlerdendir. Müze tutkunları için de< strong> Gozo Heart of Gozo Müzesi, adanın tarihi ve kültürel içeriklerini sunan eserleri barındırmaktadır.


Eğer tatil planınızı 13-14 Temmuz ya da 24-26 Ağustos tarihlerine denk getirirseniz, her yıl düzenlenen Gozo Adası’na özgü Film Festivallerine katılma şansını yakalayabilirsiniz.
Lofoten, Norveç
Lofoten, unutulmaz manzarasıyla mavi ve yeşilin buluştuğu en güzel adalardan biridir. Hem doğanın hem de masmavi denizin tadını çıkarabileceğiniz Lofoten, masalsı güzelliği ile sizi etkisi altına alacak. Uzaklara uzanan dağ zirveleri, arktik fiyordları ve balık avlama noktaları tatilinizi renklendirecektir.


Birçok aktivite imkanı sunan Lofoten adasında, kano turlarına katılabilir, at binmeyi deneyimleyebilir, golf sahalarında yeni beceriler keşfedebilir ya da tüplü dalışlarla deniz habitatını yakından tanıyabilirsiniz.


Planlarınızı 13-15 Temmuz tarihlerine yaparsanız, her yıl düzenlenen ünlü Lofoten Piano Festivali‘ne katılma fırsatını elde edersiniz. Norveç’e geldiğinizde Kuzey Işıkları’nı gözlemleme turlarını da ihmal etmemenizi öneririz.
Sardinya – İtalya
Tiren Denizi‘nde yer alan Sardinya Adası, İtalya ile dış ilişkileri olmasına karşın özerk bir bölgedir. Paleolitik döneme kadar uzanan yerleşim tarihiyle Sardinya, Avrupa’nın en eski toprak oluşumlarından biridir.


Birden fazla koya sahip olan Sardinya Adası, berrak deniziyle büyüleyici bir atmosfere sahiptir. Denize baktığınızda yüzlerce metre derinliği görebileceğiniz Tiren Denizi, nazlı nazlı dalgalanarak sizi kendine çekecektir.
Sardinya Adası’nın sahilleri, ilginç kaya oluşumlarıyla da ünlüdür. Diğer adalardan farklı olarak, Sardinya yeşilliğin çok hakim olmadığı tipik Akdeniz iklimine sahiptir.


Sardinya Adası’nda gezmeye başlayacağınız ilk nokta, eşsiz mimarisine sahip Cagliari şehridir. Sevimli sokaklarıyla oldukça fotojenik olan Cagliari, aynı zamanda Sardinya Adası’nın önemli mimari yapılarının bulunduğu yerdir; bunlar arasında, Bastione di Saint Remy, Torre dell’Elefante ve Necropoli di Tuvixeddu bulunmaktadır.
6. yüzyılda terkedilen özel bir savunma kompleksi olan Su Nuraxi, M.Ö. 17. yüzyılda inşa edilmiş ve benzersiz bir yapı olarak öne çıkmaktadır. Arkeolojik sit alanı olarak belirlenmiş olan Su Nuraxi, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilmiştir.


Sardinya Adası’nda görülmesi gereken önemli yerlerden biri de Bosa şehridir. “Temo” nehrinin çevresinde kurulmuş olan Bosa, pastel renkli evleri ve antik sokaklarıyla tatil için adeta ideal bir yerleşimdir.

