Üzerinde bıraktığı etkileyici eserler, yazdığı şarkılar, besteleri, sürekli dikkat çeken özel yaşamı, kendine has yaşam felsefesi ve Türk müziğine kattığı yenilikçi bakış açısıyla önemli bir değişim yaratan İlhan İrem, 67 yaşında hayata veda etti. Uzun süre diyaliz tedavisi gören büyük ustanın böbrek yetmezliği nedeniyle aramızdan ayrıldığı belirtildi. Geride, aralarında 6 kez Altın Plak ödülü de bulunan çok sayıda eser, soyut resim çalışmaları, sergiler, deneme, hikaye ve şiir kitapları bırakan İrem, Türk müziğinin dev isimlerinden biri olarak hafızalarda yer alacak.
Müzik kariyerine ilkokulda başladı
Türk müzik tarihine altın harflerle kazınan, “Anlasana”, “Sürgün Gibi Masallarda” ve “Olanlar Olmuş” gibi pek çok şarkının söz yazarı, bestecisi ve yorumcusu olan İlhan İrem, 1 Nisan 1955 tarihinde Bursa’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini bu şehirde tamamlayan İrem, müziğe olan ilgisini küçük yaşlarda keşfetti ve ortaokulda şan ve solfej dersleri almaya başladı. Fırsat buldukça sahne alma şansı yakaladı ve okul orkestrasının solisti seçilerek sahnelere ilk adımını burada attı. 1970 yılında, içerisinde bulunduğu “Meltemler Orkestrası”, Milliyet gazetesinin düzenlediği Liselerarası Şarkı Yarışması’nda Marmara Bölge Birincisi oldu; bu, İrem’in kazandığı ilk ödül oldu. Bursa’da hızlı bir şekilde yıldızı parlamaya başlamıştı ve İstanbul’dan birçok grup kendisi için teklifler sunmaya başladı. Ancak 1972 yılına kadar Bursa’da kalmayı tercih edip Çelik Palas Oteli’nde ve Uludağ’daki çeşitli mekânlarda şarkıcılığa devam etti.
İlk albümleri arka arkaya yayımlandı
Müzik kariyerine hızlı bir başlangıç yapan İlhan İrem, sahne yaşamında da kendini kanıtlamaya başlamıştı. 1970’li yıllar boyunca Bursa ve İstanbul’daki çeşitli mekânlarda sahne alarak, single ve romantik parçalar üretmeye devam etti. 1973 yılında yayımlanan ilk 45’liği “Birleşsin Bütün Eller – Bazen Neşe Bazen Keder” beklediği etkiyi yaratmadı. Ancak sonraki 45’liği “Yazık Oldu Yarınlara – Haydi Sil Gözlerini” kendisine Türkiye çapında bir ün kazandırdı. “Anlasana” adlı üçüncü albümü, onu bir efsane haline getiren çalışmalardan biri oldu. Ardından peş peşe şarkılar, albümler ve plaklar çıkaran İrem, 1979 yılında senfonik yapıda olan “Sevgiliye” albümüyle birlikte Nazım Hikmet’in şiiri “Hoş Geldin Kadınım”ı da müzikseverlerle buluşturdu. Böylece Türk müziğinde bir İlhan İrem tarzı oluşturmaya başladı.
Eurovision’a katılımı
1980 ve 1990’lı yıllar boyunca çok sayıda eser yazarak, albüm çıkaran ve beste yapan İrem, sanat yolculuğunda birçok zorlukla karşılaştı. Romantik ve kendine özgü şarkılar üretmeyi tercih eden İrem, dönem dönem popüler kültürün etkisinden rahatsızlık duyduğu için sahneden uzaklaştı, ancak bu aralarda yeni eserlerle geri dönerek hayran kitlesini artırmayı başardı. Müziğin yanı sıra sanatın farklı dallarına ilgi duyan İrem, resim yapmaya başladı ve bunlarla sergiler açtı. 1985 yılında “Pencere, Köprü ve Ötesi” isimli ilk kitabını yayınladı. Türkiye’nin penting dönemlerine damga vuran Eurovision Yarışması’na katılan İrem, 1986 yılında kendi sözlerini yazdığı “Halley”in Melih Kibar tarafından bestelenmesi ile o güne kadar ülkemizin kazandığı en iyi dereceyi elde etti. Ayrıca, 1988’de “Yurtta Barış Dünyada Barış” ve 1990’da “Komedi” adlı eserleri ile iki kez daha Eurovision yarışmasında yer aldı.
Sayısız ödülle taçlandırıldı
Müzik yaşamı boyunca büyük başarılar elde eden ve geniş bir hayran kitlesine sahip olan İlhan İrem, kariyeri boyunca birçok ödül kazandı. Çıkardığı albümlerle 6 kez Altın Plak ödülüne layık görülen İrem, pek çok yılın erkek sanatçısı ve yılın sanatçısı ödüllerinin de sahibi oldu. Hey ve Ses gibi dönemin önemli yayınları ile birçok gazete, dergi ve kurumdan ödüller aldı. “Yılın şarkısı” ve “yılın albümü” gibi ödülleri de kazandı. 1984’te Bulgaristan’da düzenlenen Altın Orfe Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi temsil edip Gazeteciler Özel Ödülü’nü aldı.
Özgün müziği, yaşam tarzı, felsefesi ve eserleri ile yeni bir ekol oluşturan İlhan İrem’i sevgi ve saygıyla anıyoruz.