Bir an gözlerinizi kapatın ve hayal edin: Mavinin en güzel tonlarıyla parlayan bir deniz, bembeyaz kayalıkların gölgesinde saklı huzur dolu koylar ve nostaljik dokusuyla kalbinizi fethedecek dar sokaklar… Zakintos Adası, Yunanistan’ın batı kıyısında ve Atina’ya yaklaşık bir saatlik uçuş mesafesinde yer alıyor. Hem doğal güzellikleri hem de kültürel zenginlikleri ile seyahat severlerin gözdesi olan bu ada, deniz tatilinizi tarih, lezzet ve keşifle bir araya getiren bir deneyim sunuyor. Eğer tatilinizde huzur, heyecan ve bolca doğal güzellik arıyorsanız, Zakintos tam da size göre. Bu yazıda, adanın en etkileyici yerlerini, yüzünüzü güldürecek deneyimleri ve seyahatinizde dikkate almanız gereken ipuçlarını bir araya getirdik. Hazırsanız, Zakintos’a yapacağınız keyifli bir ön keşiften önce başlayalım!
Zakintos Adası’nda Görülmesi Gereken 10 Yer

Zümrüt yeşili sulardan, gizli koylardan ve efsanelerle dolu manastırlardan oluşan Zakintos, her adımda sizi kendine hayran bırakacak bir Yunan adası. Bu güzellikleri keşfetmeye hazırsanız, sizin için seçtiğimiz 10 özel nokta ile keşfimize başlayalım.
Mavi Mağaralar

Zakintos’un kuzeyinde yer alan Mavi Mağaralar, adanın en popüler doğal güzelliklerinden biri. Dalga hareketleriyle oluşan bu mağaralar, sabah saatlerinde güneşin yansımalarıyla turkuazdan koyu maviye uzanan göz alıcı bir görüntü sunuyor. Tekne turları ile mağaraların içinden geçmek mümkündür. Yüzme ve şnorkelle dalış için de harika bir rota.
Maratonisi Adacığı

Laganas Körfezi’nin ortasında, masalı andıran bir görüntüye sahip olan Maratonisi Adacığı, Zakintos’un en özel duraklarından biri. Yerel halkın “Kaplumbağa Adası” dediği bu cennet, caretta caretta kaplumbağalarının yumurtlama alanı ile dikkat çekiyor. Küçük tekneler ile ulaşabileceğiniz adada ince kumlu plaj ve yüzmeye davet eden huzurlu sular sizi bekliyor.
Bochali Tepesi
Zakintos’u kuş bakışı görmek için mutlaka Bochali Tepesi’ni ziyaret etmelisiniz. Şehir merkezine sadece birkaç dakika mesafede bulunan bu tepe, gündüz ve gece şehrin manzarasıyla konukların ilgisini çekiyor. Tepedeki Venedik Kalesi kalıntıları tarihe kısa bir yolculuk sunarken, çevredeki kafelerde kahvenizi yudumlarken gün batımının tadını çıkarabilirsiniz.
Navagio Plajı

Navagio Plajı, Zakintos’un en ikonik simgelerinden biridir. Sarp kayalıklarla çevrili bu gizli koy, ortasında yıllardır paslanmakta olan bir gemi enkazı ile farklı bir atmosfer sunuyor. Plaja yalnızca deniz yoluyla ulaşmak mümkün. Porto Vromi veya Agios Nikolaos’tan kalkan teknelerle buraya ulaşabilirsiniz. Üstten manzarası da ayrı bir deneyim, fakat asıl büyü o turkuaz sularda yaşıyor.
Skopiotissa Manastırı
Skopiotissa Manastırı, Zakintos’un güneyindeki Argassi köyünün yukarısında, tepeye kurulmuş huzurlu bir keşif noktası. Panagia’ya adanmış bu eski manastır, sunduğu manzarayla ziyaretçilerini büyülüyor. Tepeden bakıldığında deniz göz alabildiğine uzanıyor. Yol engebeli ama manzaraya ve o huzurlu atmosferine kesinlikle değer. Fotoğraf tutkunları, doğa severler ve kalabalıktan uzak bir durak arayanlar için Skopiotissa ideal bir tercih.
Agios Dionysios Kilisesi

Zakintos’un nostaljik ruhunu hissetmek isterseniz, Agios Dionysios Kilisesi’ni ziyaret etmeyi unutmayın. Liman yakınındaki bu etkileyici yapıda adanın koruyucu azizi Agios Dionysios’un mezarı bulunuyor. Göz alıcı çan kulesi ve zarif mimarisiyle dikkat çeken bu kilise, sadece dini bir yapı değil, aynı zamanda Zakintos halkının kültürel hafızasının da önemli bir parçasıdır. İçeri girdiğinizde vitraylardan süzülen ışık huzmeleri çevrenizi sarar ve huzurlu bir deneyim sunar.
Korakonissi
Korakonissi, Zakintos’un batı kıyısında saklı kalan doğal bir yüzme noktası olarak biliniyor. Uçurumlar arasında, denizin şekillendirdiği ilginç kaya oluşumlarıyla çevrili bu alan, doğayla baş başa kalmak isteyenler için adeta bir cennet. Yanınıza deniz ayakkabısı alırsanız, bu durakta suya girmek mümkündür. Ayrıca, bu güzergah şnorkelle dalış için de oldukça elverişlidir.
Keri Lighthouse

Keri Lighthouse, Zakintos’ta gün batımını izlemek için en özel mekanlardan biridir. Adanın güneybatısında, yüksek kayalıkların ucunda bulunan bu tarihi deniz feneri, günün sonunda gökyüzünün turuncu, denizin altın tonlarına büründüğü anları yaşatıyor. Manzarası o kadar büyüleyici ki, burada günü sonlandırmak, Zakintos’un sunduğu en basit ama en etkileyici deneyimler arasında sayılır.
Porto Limnionas

Porto Limnionas, Zakintos’un batı kıyısında, plajdan ziyade bir doğal havuza benzeyen eşsiz bir koydur. Kayalıklar arasında gizlenen bu mavi cennet, berrak suyu ve sakin atmosferiyle yüzmek ve şnorkalle keşfe çıkmak isteyenler için ideal bir duraktır. Aracınızı tepeye park edip aşağıya kısa bir yürüyüşle bu keyifli noktaya ulaşabilirsiniz. Yanınıza havlu, deniz ayakkabısı ve şnorkel almayı unutmayın.
Post Bizans Sanat Müzesi
Zakintos’un tarihine ve sanatına daha yakından tanık olmak isterseniz, Solomos Meydanı’ndaki Post Bizans Sanat Müzesi güzel bir başlangıç sağlayacaktır. 1953 depreminden önceki Zakintos’u yansıtan dini ikonalar, freskler, ahşap oymalar ve tarihi belgelerle dolu bu müze, adanın kültürel belleğini gözler önüne seriyor. Özellikle Venedik etkisi taşıyan eserler dikkat çekmektedir. Meydan geziniz sırasında kısa bir kültürel mola vermeyi unutmayın.
Zakintos Adası’nda Denemeden Dönmeyin

- Gün batımını Keri Feneri’nde izleyin. Uçurumun tepesinde bu manzarada güneşin denize dalışını izlerken unutulmaz fotoğraflara imza atın.
- Marathonisi Adası’na kano ya da küçük bir tekneyle gidin. Kaplumbağaların yuvası olan bu adacıkta yüzmek, doğanın tadını çıkarmak için mükemmel.
- Navagio Plajı’nı yukarıdan görmeden dönmeyin. Fotoğraf makinenizi yanınıza almayı unutmayın.
- Bochali Tepesi’nde gece yürüyüşü yapın. Huzurlu bir akşam için ideal bir nokta.
- Mavi Mağaralar’da yüzmeyi deneyin. Özellikle sabah saatlerinde gidin; bu saatlerde ışık oyunları daha etkileyici oluyor.
- Yerel tatlıları tatmalısınız. Sokakta karşınıza çıkan küçük dükkanlardan tatlı alıp, yanında yerel balla tatlandırılmış bir kahve isteyin.
- Köy pazarlarına uğrayarak yöresel zeytin ve peynir satın alın. Kiliomenos veya Loucha gibi geleneksel köylerde hem lezzetli ürünler hem de samimi insanlarla tanışabilirsiniz.
Zakintos Adası’na Ne Zaman Gidilir?
Bu özel destinasyonu keşfetmek için en ideal zaman, havaların ısındığı ama kalabalıkların henüz adaya akın etmediği Mayıs ve Haziran aylarıdır. Deniz keyfi yapmak isteyenler için ise Temmuz ve Ağustos tercih edilmektedir. Eylül, yazın tüm güzelliklerini sunan ama daha sakin olan bir alternatif sağlar. Eğer doğa yürüyüşü, keşif ve biraz huzur arıyorsanız, bahar ayları tam size göre. Zakintos Adası, her mevsim ayrı bir güzellik sunar, peki siz hangi haliyle tanışmak istersiniz?
Zakintos Adası’na Nasıl Gidilir?

Zakintos’a ulaşmanın en pratik yolu, önce Atina’ya uçmaktır. Türkiye’den Atina’ya ulaştıktan sonra, dilerseniz Atina’dan kısa bir iç hat uçuşu ile doğrudan Zakintos’a geçebilir veya kara yoluyla Kyllini Limanı’na ulaşıp feribotla adaya geçebilirsiniz. Yaz aylarında feribot seferleri oldukça sık düzenlenmektedir. Atina uçak bileti alternatifleri uygun fiyatlarla Turna’da sizi bekliyor.
Zakintos Adası Konaklama Seçenekleri

Zakintos Adası’nda konaklama seçenekleri, her bütçeye ve tatil beklentisine uygun alternatiflerle çeşitleniyor. Lüks bir tatil hayal edenler için deniz manzaralı butik oteller, doğayla iç içe olmak isteyenler içinse sessiz köy pansiyonları bulunuyor. Eğer hareketli bir tatil planlıyorsanız, Laganas bölgesi gece hayatıyla öne çıkarken, aileler için daha sakin olan Tsilivi idealdir. Kıyıya yakın villalar ve plaj otelleri de romantik kaçamaklar için harika bir seçenektir. Keyifli ve avantajlı konaklama alternatifleri Turna otelleri arasında sizleri bekliyor!