Akdeniz’in popüler liman kenti Mersin, zengin kültürel geçmişi, tarihi yerleri ve lezzetli mutfağıyla yılın her mevsiminde keşfedilmeyi bekliyor.
FARKLI KÜLTÜRLERİN BULUŞMA NOKTASI
Doğası ve tarihi unsurlarıyla Akdeniz’in tüm güzelliklerini sunan bu şehir, seyahat tutkunlarının ilgi alanlarından biridir. Verimli toprakları ve konumuyla, geçmişte birçok kültüre ev sahipliği yapan Mersin’in tarihi duraklarını keşfedin.
MERSİN’İN TARİHİ DURAKLARI
DOĞA VE TARİHLE BULUŞMA NOKTASI: CENNET- CEHENNEM OBRUKLARI
Mersin’de bulunan 70 metre derinliğindeki “Cennet” ve 128 metrelik yapısıyla “Cehennem” olarak adlandırılan obruklar, ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. Bu bölgeye gelenler, yeşil doğasıyla anılan “Cennet” obruğuna asansör ve 452 basamaklı yürüyüş yolunun sonunda ulaşabilirken; erişimi mümkün olmayan “Cehennem” obruğunu ise cam seyir terası aracılığıyla görebilirler.

SAHİL ŞERİDİNİN SEMBOLÜ: KIZ KALESİ
Denizin ortasında yer alan bir adacık üzerine inşa edilmiş Kız Kalesi, şehrin simgelerinden biridir. Kıyıya yaklaşık 600 metre mesafedeki kale, 2014’ten beri UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde bulunmaktadır. Ziyaretçiler, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bu kaleyi tekne turlarıyla da görebilirler.

İNANÇ TURİZMİNİN MERKEZİ: DANYAL PEYGAMBER KABRİ
2. Babil Kralı Nebukadrezzar döneminde yaşamış ve Yahudileri Babil esaretinden kurtarmış olan Hz. Danyal’ın kabri, kentin inanç turizmi alanında önemli bir merkezidir. 2014 yılından itibaren ziyarete açık olan mezar, bölgedeki ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

OSMANLI MİMARİSİNİN İZLERİ: TARSUS EVLERİ
Mersin’in Tarsus ilçesindeki tarihi Tarsus evleri, şehrin otantik kültürünü en güzel şekilde yansıtan yerlerden birisidir. Ahşap ve kerpiçten inşa edilen bu evler, film ve dizilere de ilham kaynağı olmuştur; klasik Osmanlı mimarisi örneklerini taşımaktadır.

ŞİFA KAYNAĞI: ASTIM MAĞARASI
Astım Mağarası; toplam uzunluğu 200 metreyi bulan galeriler, sarkıtlar ve dikitlerle ziyaretçilerine mistik bir deneyim sunmaktadır. Yerin 15 metre altında yer alan Astım Mağarası’nın duvarlarından akan suyun, astım hastalarına iyi geldiğine inanılmaktadır. Bu özellikleri sayesinde, çeşitli şehirlerden astım hastaları buraya gelmektedir.
GÜNEŞİN ŞEHRİ: ANEMURİUM ANTİK KENTİ
Mersin’in Anamur ilçesinde bulunan Anemurium Antik Kenti‘nin kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Yukarı ve aşağı kent olmak üzere iki kısımdan oluşan Anemurium, dikkat çekici yapılarıyla tanınmaktadır; surlar, hamamlar, tiyatro ve odeon yapıları ile dikkat çekmektedir. Ayrıca, yaklaşık 350 mezarın bulunduğu nekropol alanı, bölgenin en iyi korunmuş alanlarından biridir.

OBRUK ETRAFINDAKİ YERLEŞİM: KANLI DİVANE ANTİK KENTİ
Antik dönemlerde Kanytellis olarak bilinen Kanlı Divane Antik Kenti, Olba Hanedanı’nın yerleşimlerinden biri olarak dikkat çekmektedir. Yaklaşık 60 metrelik bir obruk etrafında inşa edilen yerleşim, antik dönemde zeytinyağı üretim merkezi olarak bilinir. Günümüzde, ziyaretçilerin keşfedebileceği farklı dönemlere ait tapınak, kilise, sarnıç, nekropol ve antik ev kalıntıları içerir.
ŞEHRİN GÖRKEMLİ YAPISI: KLEOPATRA KAPISI
Önemli bir antik kent kapısı olan Kleopatra Kapısı, efsanevi Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın izlerini yansıtan bir yapı olarak öne çıkmaktadır. Devasa taş bloklarla inşa edilen bu kapı, dönemin mühendislik harikasını temsil eden mimarisiyle dikkat çekmektedir.
ANAMUR’UN RENKLİ YÜZÜ: MUZ SERALARI
Mersin’in Anamur ilçesi, doğaseverler için muz seralarıyla harika bir keşif alanı sunmaktadır. Seralar, yemyeşil yaprakları ve muzlarıyla görsel bir şölen oluşturmaktadır. Özellikle yaz aylarında, ziyaretçiler bu eşsiz ortamda taze ve organik muzları tadabilmektedir.

1500 YILLIK TARİH: MAMURE KALESİ
Mersin’in Anamur ilçesindeki Mamure Kalesi, çeşitli medeniyetlerin izlerini taşıyan etkileyici bir yapıdadır. Günümüze kadar korunan en büyük Orta Çağ kalelerinden biri olan Mamure, deniz manzarası, 39 kulesi, sarnıçları ve hamam kalıntılarıyla ziyaretçileri kendine hayran bırakmaktadır. 1500 yıllık tarihiyle UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer almaktadır.
ANTİK ÇAĞDAN GÜNÜMÜZE: ROMA YOLU
Mersin’in Tarsus ilçesindeki Roma Yolu‘nun Romalılar tarafından 1. yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. 1993’te yapılan temel kazısında rastlantı sonucu ortaya çıkan yol, mimari açıdan önemli bir yer taşımaktadır.

MERSİN’İN YÖRESEL LEZZETLERİ
Türkiye’nin önde gelen turizm merkezlerinden biri olan Mersin, tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra zengin mutfağıyla da dikkat çekiyor. Anadolu’nun bereketli topraklarından çıkan lezzetler, Mersin mutfağında mevcuttur;
- Önce haşlanıp ardından domates, soğan ve maydanozla kavrulan tantuni,
- Keçilerden elde edilen süt ile hazırlanan ve özgün tadıyla tanınan Silifke yoğurdu,
- İçi fıstık veya cevizle dolu irmikten yapılmış bir çeşit kurabiye olan kerebiç,
- Türk kahvesinin bir çeşidi olan ve ince belli çay bardaklarında servis edilen Tarsusi kahve,
- Fıstık veya hindistan cevizi ile kaplı, havuçtan yapılan bir lokum çeşidi olan cezerye,
bu lezzetler, kente gelenlerin mutlaka denemesi gereken tatlar arasında yer alıyor.
